SEKTÖREL
Dr.
Sami SÜZER
Trakya
Tarımsal Araştırma Enst.
Buğday Hasadının
Önemi
Hızla artan Ülke nüfusumuzun beslenmesinde buğday
hasadı ile elde edilen ürünün büyük önemi vardır. Buğday ürününden
elde edilen un, bulgur, makarna, nişasta insan beslenmesinde;
buğday bitkisinin sapları ise kağıt-karton sanayinde ve hayvan
beslenmesinde kullanılmaktadır. Bu nedenle gerek Dünya' da ve
gerekse ülkemizde özellikle buğday üretiminde herhangi bir nedenle
azalma olduğunda gerek ekmek fiyatları veya gerekse undan yapılan
gıda maddelerinin fiyatları yükselerek doğrudan herkesi etkilemektedir.
Bu nedenle her ülke için buğday üretimi açısından yeterli olmak
ve stoklarında yeterince buğday ürünü bulundurmak stratejik bir
önem arz etmektedir. Türkiye'de buğday yaklaşık 9.4 milyon hektar
arası alanda ekilmekte, üretimde yıldan yıla değişmekle birlikte
20 milyon ton civarında gerçekleşmektedir. Dekardan alınan ortalama
verim de yaklaşık 213 kg civarındadır.
Ülkemizde 1 kişinin beslenmesi için ortalama yıllık 225 kg buğday
gerekli olduğu düşünülürse 70 milyon nüfusumuz için 15.8 milyon
ton buğdaya ihtiyaç vardır. Ülkemizde her yıl yaklaşık 9.4 milyon
hektarlık alana buğday ekimi için ise dekara 20 kg tohumluktan
yaklaşık 1.9 milyon ton gerekmektedir. Yine her yıl gerek depolamada
ve gerekse taşınma sırasındaki kayıpları da %3 sayarsak yaklaşık
0.6 milyon ton buğday ürünü kullanım dışı kalmaktadır. Özet olarak
bugünkü nüfusumuz için yılda en azından 15.8 + 1.9 + 0.6 = 18.3
milyon ton buğday üretmek zorundayız.
Türkiye için stratejik öneme sahip buğday tarımında en önemli
ve keyifli işlemlerden birisi yetiştirilen ürünün hasat ve harman
edilmesidir. Buğday hasadı ile harmanı Ülkemizde iklim koşullarına
da bağlı olarak, önce Haziran ayı başında Akdeniz Bölgesinde başlamakta,
Temmuz ayında bir çok bölgemizde devam etmekte ve en son Ağustos
ayında Doğu Anadolu bölgesinde bitmektedir. Bir çok yöremizde
buğday hasadı başlangıcı bayramlarla kutlanmaktadır.
Buğday hasat ve harmanı Ülkemizde büyük ölçüde biçer döverlerle
yapılmakta ve kısa zamanda ürün ambarlara depolanmakta veya satışa
çıkarılmaktadır. Biçerdöver ile hasat da, hasat ve harman işlemi
birlikte yapılmaktadır. Bu nedenle biçerdöverin ayarları hasat
ve harman açısından tane kayıplarını azaltmak için çok önemlidir.
Tane kayıplarının en fazla olduğu arızalı, engebeli arazilerde
kullanılan biçerdöverlerin ön tabla, düzenek ayarları çok iyi
yapılmalı, tane dökümü asgari seviyede tutulmalıdır.
Buğday hasadında biçerdöverin yanında bazı dağlık yörelerimizde
hala insan gücüyle orak, tırpan ve traktörden güç alan biçer bağlar
ile harman makinesi(batos) kullanılmaktadır. Orak, tırpan ve biçer
bağlarla bir günde fazla iş yapılamadığından hasat işlemleri zamanında
bitirilememekte ve tane kayıpları da artmaktadır.
Buğday için en uygun hasat zamanı:
Türkiye'de buğday hasadı genellikle güneyde önce Çukurova'dan
Haziran ayı ilk günlerinde başlamakta, Temmuz ayında Trakya ve
İç Anadolu Bölgelerinde yoğunlaşmakta, Ağustos ayında Doğu Anadolu
bölgesinde sona ermektedir. Geç ekilen veya gelişme devresi uzun
yani geççi buğday çeşitlerinin hasadı, normal zamanda ekilen ve
orta erkenci çeşitlere göre bir iki hafta daha sonra yapılmaktadır.
Buğday bitkisi, hava sıcaklığına ve çeşidin erkenciliğine bağlı
olarak başak çıkarmayı takip eden çiçeklenmeden 50-60 gün sonra
biçerdöver ile yapılacak hasat olumuna gelir. Buğday bitkileri
biçerdöver ile hasat olumuna geldiğinde bitkinin sapları, yaprakları
ve başaklar sarı saman rengini alır, başaktaki ve tanedeki rutubet
oranı %12'nin altına iner.
Buğday hasadının zamanını iyi belirlemek tane kayıplarını azaltma
ve ürün kalitesi için çok önemlidir. Hasadın erken yapılması,
tanelerin buruşuk ve solgun olmasına neden olmaktadır. Çünkü başakların
ve tanelerin iyice kurumadan erken hasat edilmesi durumunda tam
olgunlaşmamış tanelerde kalite düşmekte, başaktan ve başakçık
kavuzundan taneler zor ayrılmakta, yüksek rutubet nedeniyle ürünü
kurutmak gerekmektedir. Geç yapılan hasatta ise çeşidin özelliğine
de bağlı olarak başakta tane dökülmeleri, yağışa ve rüzgara bağlı
olarak bitkide yatmalar, bazı çeşitlerde başaktaki tanede çimlenmeler
görülebilir. Buğday hasadındaki 2-3 günlük gecikme dekardan alınan
tane veriminde %2-3 arasında azalmaya neden olmaktadır.
Hasatta buğday başaklarında rutubet oranı %11-12 arasında olmalıdır.
Tanelerin daha yüksek rutubette olması hasattan sonra kurutmayı
gerektirmektedir. Hasadın fazla geciktirilmesi de kuş zararı,
başak kırılmaları, tanelerde renk değişimi, kararma ve önemli
oranda tane dökülmesine neden olarak dekardan alınan verimi düşürmektedir.
Buğday tarlasında bitkilerinin hasat dönemine geldiğini gösteren
belirtiler:
Buğday tarlasında başaklar altın sarısı rengini almalıdır.
Başaklardaki taneler sert olmalı, tırnakla bastırılınca ezilmemeli,
kuru olmalıdır.
Bitkinin sapı, yaprakları, başağı ve taneleri tamamen kurumuş
olmalıdır.
Başağı koparıp elimize alıp ovaladığımızda taneler kolayca başakçık
kavuzlarından ayrılmalıdır.
Başaktaki kardeşler de hasat olumuna gelmelidir, hasat sırasında
tüm tarladaki buğday bitkileri mütecanis olarak kurumalıdır.
Hasatta tane kayıplarını azaltmak için alınabilecek önlemler:
Biçer döver ile hasatta tane kayıplarını azaltmak için, ayarlı
ön tabla ile uygun yükseklikten zamanında hasat yapılması çok
önemlidir. Fazla yüksekten hasat yatık ve yarı yatık bitkilerin
biçerdöverin ön tablasına alınmasını önleyerek tabla ve verim
kaybına neden olmaktadır.
Hasat kayıplarının en az düzeye indirilmesi için kullanılan biçerdöverin
öğleden evvel ve sonra farklı ayarlanması gereği unutulmamalıdır.
Çünkü günlük sıcaklık artışına bağlı olarak tanelerdeki nem oranı
da değişmektedir. Genelde sabahları saat 10'a kadar tanelerdeki
nem yüksektir. Bu nedenle buğday hasadına sabah saat 10'dan sonra
çiğ kalkınca girilmesi daha uygundur. Aksi halde sabah erken saatlerde
hasat edilen ürünün nemi yüksek olacağından kurutmak gerekebilir.
Biçerdöver ayarları ile ilgili olarak şu noktalar üzerinde durulmalıdır:
Biçerdöverin silindir hızı ayarı:
Biçerdöverle hasat yaparken tane dökülmesi dolabın çarpması sonucu
ise devir sayısı azaltılır. Biçerdöverin silindir hızı mümkün
olduğu kadar düşük, dakika da 250-350 devir arasında olması uygundur.
Aşırı silindir hızı bir yandan tanelerin kırılmasına neden olurken,
bir yandan da eleklerde tıkanmalar meydana gelir, başak ve tane
olarak önemli hasat kayıplarına neden olabilir.
Batör-kontrabatör açıklık ayarı:
Biçerdöverden sap samanla birlikte dövülmemiş başaklar dışarı
atılırsa bunu engellemek için batör-kontrabatör aralık ayarı iyi
yapılmalı ve batör devri uygun olmalıdır. Gerekirse batör ve kontrabatördeki
aşınmış parçalar değiştirilmelidir. Buğday sapı ve başaklar yeterince
kuru iseler (%12 ve daha az nemli), açıklık ayarı biraz daha artırılabilir.
Biçerdöverin arakasındaki hasat artıkların atıldığı namluya bırakılan
saplardaki başaklarda bir miktar tane kalıyorsa bu açıklık azaltılabilir.
Bu durumda silindir hızını artırmak yerine, açıklık ayarını düşürmek
daha iyidir.
Vantilatör ayarı:
Aşırı hava, buğday tanelerin bir kısmının tekrar geri dönüşüm(anafor)
yolu ile kırılmalarına veya dışarı atılmalarına neden olmaktadır.
Tarlada 40-50 metrelik bir şerit hasat edildikten sonra, biçerdöverin
arkasındaki döküntüler kontrol edilmeli ve taneler dışarı atılmayacak
şekilde vantilatör yeniden ayarlanmalıdır.
Elek Ayarı:
Eleğin aşırı yüklenmesini önlemek için biçerdöverin biçim esnasındaki
hızı azaltılmalıdır. Buğday hasadının temiz yapılması, ürününün
kalitesini ve satış fiyatını olumlu yönde etkileyen çok önemli
bir faktördür. Bu nedenle depoya gelen ürünün temiz olması ve
kavuz gibi sap saman parçaları taşımaması için biçerdöverin üst
ve alt eleklerinin aralıklarının uygun olması gerekmektedir.
Sarsak ve bayrak kayıpları:
Sap ve saman ile tarlaya tane atılması, dökülmesi biçerdöverde
sarsak kayıplarının olduğunu göstermektedir. Sarsakların hasat
sırasında tıkanması, batör devrinin çok düşük olması, perdenin
yırtılması, biçerdöver hızının fazlalığı ve kontrabatör aralığının
fazlalığı sarsak kayıplarına neden olmaktadır. Bu gibi kayıplara
neden olmamak için biçerdöver tarlada hasada başlamadan önce ayarları
buğdayın gelişme durumuna göre ayarlanmalıdır. Biçerdöver tarlaya
girdikten sonrada biçerdöverin peşinden gidilerek başak ve tane
döküp dökmediği kontrol edilmelidir. Buğday hasadı esnasında tarlada
biçerdöverin arkasında bir yerde işaretleyeceğimiz kenarları birer
karışlık bir alanda bulacağımız her tane, dekar başına yaklaşık
1 kg'lık ürün kaybı demektir.
Tarla başlarında hasat edilmemiş buğday bitkilerine “bayrak”
denilmektedir. Bu tip kayıplar, biçer döver dönüşlerinde ön tablanın
zamanında indirilmemesi sonucu olmaktadır. Bu gibi ürün kayıplarını
azaltmak için biçerdöver operatörlerinin eğitimli ve dikkatli
olması gerekmektedir.
Yatmış buğday ve biçim yüksekliği :
Yatan buğday tarlalarında kesme kayıplarını azaltmak için biçerdöverin
sap ayırıcısı iyi ayarlanmalı ve sap kaldırıcı parmaklar iyi kullanılmalıdır.
Yatan buğday tarlasında başak ve tane kayıplarını azaltmak için
hasatta çok dikkatli olunmalıdır.
Buğday hasadında çok yüksekten biçim yapmaktan kesinlikle kaçınmalıdır.
Çok yüksekten hasat dekardan daha az sap balyası alınmasına ve
anızlı toprak işlemenin zor olmasına neden olmaktadır. Tarlanın
ve buğdayın gelişme durumuna göre yaklaşık 10-15 cm arasında yüksekten
hasat yapılması uygundur.
El veya biçer bağlar ile yapılan hasat:
El veya biçerdöver ile hasat, Ülkemizde daha çok dağlık küçük
alanlarda aile ihtiyacı için un veya bulgur elde etmek amacıyla
buğday üretimlerinde yapılmaktadır. Bugün için oldukça az olan
bu gibi dağlık yerlerde yetiştirilen buğdayın hasadı orak, tırpan
veya biçer bağlar ile yerden 10-15 cm arasında yükseklikten hasat
edilmektedir. Hasat edilen bu başaklı buğday sapları önce tarlada
demetler halinde yığılır.
Hasat edilen ürünün harmanı hayvan gücüyle çekilen döven ve harman
makinesi (batos) olmak üzere iki yöntemle yapılmaktadır. Birinci
yöntemde harmanın düzgün ve temiz yapılması için uygun bir yerde,
çoğunlukla 300 m2 civarında düz bir alanda önce otları kazınıp,
su serpilerek ıslatılır, daha sonra ince bir saman serpilir ve
ağır silindir çekilerek toprak iyice sıkıştırılır. Bir gün sonra
samanlar iyice süpürüldükten sonra geriye düzgün, sert zeminli,
tozamayan bir harman alanı kalır. Hazırlanan bu harman yerinin
etrafına, hakim rüzgarları perdelemeyecek şekilde tarladan daha
önce hasat edilen buğday demetleri getirilerek yığınlar yapılır.
Bu yığınlardan her sabah harman yerine buğday demetleri mütecanis
olarak serilerek, hayvan gücüyle çekilen dövenler ile ezilerek
yaklaşık 4 saat içersinde saptan ayrılır. Daha sonra bu saman
ve tane karışımı harman alanın ortasına yığılır. Tınaz da denilen
bu işlem ile uygun bir rüzgarın yardımıyla tahta kürekler kullanarak
havaya savrulan samandan tane ürünü ayrılır. Buğday ürünün temiz
olması için gerekirse eleklerde kullanılır. Bu şekilde samandan
ayrılan tane ürünü, çuvallara konularak depolanır. Arta kalan
saman ve kavuzlardan oluşan kesmik büyükbaş ve küçük baş hayvanlara
yedirilmek üzere samanlıklara konulur.
İkinci yöntemde ise harman yerine getirilen ve traktör gücüyle
çalışan harman makinesi (batos) ile buğday ürünü sap ve samandan
ayrılır.
Gerek el ve gerekse biçer bağlar ile hasat da deki tane kayıpları
üreticilerin gerekli özeni göstermesi ile azaltılabilir.
Sonuç:
Sonuç olarak, biçerdöverle hasatta tane kayıplarını en aza indirmek
için biçerdöverin hızı, batör-kontrabatör açıklığı, biçim yüksekliği
büyük önem taşımaktadır. Eski model ve ayar tutmayan biçerdöverlerle
yapılan hasatlarda büyük oranda tane kayıpları olmaktadır. Gelişmiş,
modern kabinli, dijital olarak tane kayıplarını gösteren biçerdöverler
tane kayıplarını minimum düzeye düşürmektedir. Geç kalınan hasatlarda
tane kaybı fazla olmakta ve sonbaharda bu gibi tarlalarda haramzade
denen kendi gelen bitkilerin çokluğu bunu göstermektedir. Emniyetli
depolama için buğday ürününün rutubeti kesinlikle %12'nin altında
olmalıdır.
|
SEKTÖREL
>>
İtalyanlar
ve Türkler Adana'da buluştu
>>
Dünya
soya ve mısır fiyatları yükseldi
>>
Mersin'de 3. yaş meyve ve sebze sempozyumu
>>
Çilekte 18 yıllık deneyim
>>
Devlerin gözü gıda sektöründe
>>
Buğday hasadının önemi
>>
New Holland Kervanı
>>
Kavgaya değil, iş yapmaya geldik
>>
Massey Ferguson
ANA SAYFAYA DÖN
|