GÜNDEM

 
Gıda ve Tarım Sanayimizden Sektörel Fotoğraflar

Başbakan Tayyip Erdoğan ve 3 bakanına sanayideki temel sorunların sektörel düzeyde anlatıldığı İstanbul Sanayi Forumu'nda, gıda ürünleri sektörü adına Erdal Bahçıvan'ı dinledik. İSO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Bahçıvan, konuşmasında gıda sektöründen çok, tarımın sorunlarını ön plana çıkarttı. İyi de etti. Rekabetçi tarımınız yoksa, rekabetçi gıda sanayiinizin olması mümkün olabilir mi?

ABD ve AB gibi gelişmiş ülkelerde tarımın günde toplam 1 milyar dolar (yılda 360 milyar dolar) sübvanse edildiğini düşündüğünüzde, zengin ülkelerin dayattığı bu haksız rekabet ortamında ayakta kalabilmek zaten çok zor. Ayrıca Bahçıvan'ın da dikkat çektiği gibi "Yüzde 35-40'lık tarım nüfusuyla ve tarımdaki verimsiz hantal yapıyla Türkiye'nin bir yerlere gelmesi mümkün değil."

Sübvansiyon bizde de var
Neyse ki Bahçıvan benden daha iyimser: "Dünya tarım verimliliği ölçeğinde bir tarım üretimi yaratmamız için, küçük birimli tarımdan büyük birimli tarıma geçilmesi şart. Gelişmiş ülkeler, % 5'lerin altına düşen tarım nüfuslarıyla hem kendi ülkelerinin vatandaşlarını doyuruyor, hem de dünyanın dört bir yanına tarımsal ürün ihracatı yapıyor. Sanayi toplumu olmak demek, tarımdan vazgeçmek demek değil. 'Biz tarım ülkesiyiz, biz bize yeteriz' türü söylemlerle kendimizi kandırmanın zamanı geçti artık," diyor.

Anlayacağınız Bahçıvan hâlâ tarımda gelişmiş ülkelerin aşırı sübvansiyonlu ürünleriyle rekabet edebileceğimiz kanısında. Gerekçesini şöyle açıklıyor:
"Sübvansiyon bizde yok mu? Bizde de var. Ama bizdeki abuk - subuk sübvansiyonlar. Dolayısıyla da verimliliğe dönüşmek yerine kahve köşelerinde yenilip gidiyor. Son örnek de buğdayda % 40'lık fiyat artışı. Enflasyonun % 20 - 25 olarak öngörüldüğü bir ortamda, buğdaya böyle bir fiyat verilmesi, ancak oy avcılığıyla açıklanabilir!"

Önce Tarım Bakanlığı
Gelelim Bahçıvan'ın tarımda verimliliği artırma reçetesine: "İlk iş olarak Tarım Bakanlığı yeni baştan yapılandırılmalı. Mevcut hantal ve her ilçede, her kasabada bir müdürlük şeklinde içi kof aşırı teşkilatlanmış yapı yerine, küçültülmüş ama strateji planlayan, dünyayı takip eden, eğitmen, danışman ve adına gıdanın da eklendiği bir Gıda ve Tarım Bakanlığı oluşturulmalı.

Ülke tarımcılığımızın bölge ve ürün bazında yenilenmiş ve doğrulanmış bilgi envanterine ihtiyacı var. Yeniden yapılandırılmış bakanlığın bilgi altyapısı da oluşturulmalı.

Tarım müzakereleri
Tarımsal üretimin ancak, bu sektöre teknoloji, bilim ve pazarlama gücü katan, katma değerli ve farklı ürünler sunan, dağıtım ağı güçlü, ihracat kabiliyeti olan, mali ve hijyen disiplini altında çalışan sanayi firmalarıyla uzun vadeli, istikrarlı ve kazançlı olabileceği unutulmamalı.
AB ile yapılacak tarım müzakerelerinde, geçmişte yapılan hataları tekrarlamamak için özel sektör de taraf olarak masada yer almalı.

Yabancı sermayeli çiftlik yatırımları ülkeye çekilmeli.

KDV düşürülmeli
3. Dünya ülkeleriyle giderek artan ihracatımızda, diğer ülkelerin yaptıkları ikili offset anlaşmalarının karşımıza handikap olarak çıkması engellenmeli.

Serbest bölgelerde özellikle döviz fiyatlarının düşük seyrettiği dönemlerde ortaya çıkan fırsatçılara meydan vermemek için gerek gümrük otoritelerimiz, gerekse İçişleri Bakanlığımız sürekli tetikte olmalı.
Sektörde hayli yüksek olan KDV oranları düşürüldüğü takdirde, kayıt dışı satışlar cazibesini kaybedecek ve sektör içindeki haksız rekabet ortadan kalkacaktır."

 

Kendinizi Mail listemize ekleyin sitemiz ve sektörle ilgili gelişmelerden sizide haberdar edelim.

GÜNDEM

>> Gıda ve tarım sanayimizden sektörel fotoğraflar

>> Tarım Paydaşları Ağı 1. Ulusal Kongresi

>> Değişim ve atılım dönemi başladı

>> Birlikler de faizlerden dertli

>> Çiftçi borçlarına ödeme kolaylığı

>> Tüketici alışkanlıklarının değiştirdiği tarım

>> Hayvancılığa destek önlemleri resmen yürürlükte

>> Türk kirazı dünya markası oldu

 
ANA SAYFAYA DÖN