SEKTÖREL
Türkiye
yılda üçyüz milyon
dolarlık çilek ihracatı
yapabilir mi?
Mehmet Yaltır
Yalex A.Ş Yönetim
Kurulu Başkanı
Tuyed Yönetim Kurulu Üyesi
Çilek
yetiştiriciliği bütün dünyada önceleri küçük aile
işletmeleri halinde dar alanlarda başlamıştır.
Genellikle verimi az olan çeşitlerin yetiştirilmesi,
çevre koşullarından fazlaca etkilenmesi, meyvelerin
küçük, hasadının ve pazara hazırlanmasının fazla
işçiye ihtiyaç göstermesi, yola dayanamaması,
pazarda fazla bekleyememesi, taşınma ve satış
organizasyonunun bir bütün olarak ele alınamaması
gibi sorunlar nedeniyle çilek tarımının gelişmesi
oldukça yavaş olmuştur. Başta Amerika olmak üzere
bir çok Avrupa ülkesinde bu sorunları en aza indirebilmek
için yapılan uzun çalışmalar neticesinde, verimli,
yola dayanıklı çeşitlerin ıslahı yanında, yetiştirme
tekniklerindeki gelişmeler 1970'li yıllarda çileğin
iç tüketimine ve ihracatına yeni boyutlar kazandırmıştır.
Ülkemizde ilk defa 1960'lı yıllarda yerli çeşitlerimizin
pomolojik incelemeleri yapılmış ve çeşitli bölgelerimiz
için çeşitlerin ıslah edilerek adaptasyon çalışmalarının
gerektiği vurgulanmıştır. Fakat o tarihlerden
beri başta çeşit koruma yasası olmak üzere muhtelif
eksiklikler nedeniyle ülkemizde istenilen ölçülerde
bir üretim gelişmesi olmamıştır. Halbuki Türkiye'nin
sahip olduğu ekolojik koşullar her mevsim çilek
yetiştirme imkanı sağlamaktadır.
1984 yılında yürürlüğe giren ve fide ithalatının
önünü açan kararlara kadar yeni çeşitlerin denenmesi
Üniversite ve Resmi Araştırma Kuruluşları tarafından
yapılabilmiştir. Özel kuruluşların konuya girmesi
söz konusu kararlardan sonra mümkün olabilmiştir.
1985 yılından iitbaren California Üniversitesi
çeşitleirnden önce Douglas serisi (Douglas, Pajaro
ve Brightonçeşitleri) olmak üzere, Chandler serisi
(Chandler, Parker, Selva, Fern çeşitleri), Seascape
serisi (Seascape ve Capitola çeşitleri), Camarosa
serisi (Camarosa, Anaheim, Carlsbad, Cuesta, Laguna
ve Sunset çeşitleri) ve en son olarak Diamente
serisi (Diamente, Aromas, Gaviota çeşitleri)
özel sektör tarafından ithal edilerek denenmiştir.
Ayrıca başta Florida çeşidi Sweet Charlie olmak
üzere muhtelif menşeli Milsei Tudla, Eris, Tethis,
Elsanta, Dorit, Malakh, Kabarla, Hope v.b. gibi
çeşitler de denenmiştir. Bu çeşitlerin birkısmı
Tarım Bakanlığı tarafından tescil edilmiştir.
Şu anda üretiicler tarafından en çok talep gören
çeşitler yüksek verimi ve yola dayanıklılığı ile
Camarosa, erkenciliği, görünümü ve tadıyla Sweet
Charlie, yüksek rakımlı yazı serin geçen yerlerdeki
üstün performansıyla Fern' dir. Ülkemizde çilek
ileilgili mevzuat da devamlı gelişme göstermiştir.
Çeşit koruma ve Tescil ile ilgili mevzuat 19.09.1997
tarih ve 23115 sayılı Resmi Gazete'de, fide sertifikasyonu
ile ilgili olan ise 04.07.1999 tarih ve 23745
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Bu gelişmelerle
çilek üretimimiz son yıllarda tahminen 100 bin
tonlara ulaşmıştır. Üretim teknikleri ve çeşitler
konusunda çok yol alınmış ancak hasat sonrası
işlemler istenen ölçüde gelişememiştir. Sadece
Silifke ve Adana' da özel sektöre ait birer adet
dünya standartlarına uygun ön soğutma tesisi kurulabilmiştir.
Alt yapı eksikliğinden dolayı az miktarda ihracat
yapılabilmektedir.
İç ve dış piyasalarda büyük gelişmeler beklenen
bir dönemde çilek meyvesi büyük bir hormon iftirası
ile karşılaşmıştır. 1986 yılında yurt dışından
ithal edilen fidelerin hiçbir hormon uygulaması
yapılmadan çok iri meyveler verdiği görülmüştür.
Bu irilikte çileklere alışık olmayan tüketicilerin
meyvelere önyargı ile yaklaşmaları üzerine aynı
yıl sadece deneme amacıyla küçük bir parselde
hormon uygulaması yapılmış ve netice çok şaşırtıcı
olmuştur. Hormon alan bitkiler normalden birkaç
kat fazla sayıda çiçek üretmiş, ancak bu kadar
çiçeği meyve olarak üretmeye çalışan bitki sınırlı
sayıdaki köklerinden aldığı yetersiz miktardaki
gıda ile meyvelerini gerektiği kadar besleyemediğinden,
tüm meyveler üzüm salkımı şeklinde bol taneli
fakat fındık iriliğinde olgunlaşmıştır.
Bazı meyvelerin içlerinin boş olması yüzlerce
değişik çeşidi mevcut olan çilek bitkilerinin
bazı çeşitlerinin karekteristik özelliğidir. Bu
değişik çeşitler bitkilerin değişik iklimlere
uyum sağlaması, erkencilik elde edilmesi, albenili
meyve üretimi, yola dayanıklılık, raf ömrü, tat,
koku ve renk faktörlerinin tercihe göre elde edilmesi
için başta Amerika olmak üzere dünyanın birçok
ülkesinde melezleme yöntemi ile geliştirilmekte
ve dünyaya dağıtılmaktadır. Bütün bu çeşitlere
tescilli isimler verilmekte ve patent kanunları
ile korunmaktadır. Çileklerde görülen şekil genelde
ilkbaharın ilk meyvelerinde görülür. Zira henüz
yeteri kadar sıcak olmayan havalarda çiçekten
meyveye dönüş sırasında meydana gelen ani ısı
düşmeleri bu şekil bozukluğunun başlıca nedenidir
ve hormon ile hiçbir ilgisi yoktur. Kaldı ki,
meyve iriliği hormon ile elde ediliyor olsa, insan
sağlığı konularına bizden daha çok önem veren
ve aynı fidelerden aynı irilikte meyve üreten
Amerika ve Avrupa ülkeleri bu konuda çoktan önlem
alır ve üretime izin vermezlerdi.
Dünyanın en büyük çilek üreticisi olan ABD'de
yıllık üretim yaklaşık 500 bin tondur. Avrupa'nın
en büyüğü olan İspanya' da ise her yıl 400500
milyon fide üretilmekte ve bunu eken çiftçiler
250300 bin ton çilek üretmektedirler. Sadece
çilek ihracatından (taze ve dondurulmuş) İspanya
300 milyon ABD dolarının üstünde gelir sağlamaktadır.
1980'li yılların başında İtalya Avrupa' nın en
büyük çilek üreticisi iken daha sonra İspanya
öne geçmiştir. Emek yoğun biriş olan çilek üretiminde
Avrupa Birliği ülkelerinde işçi üreticilerinin
çok artmış olması sebebiyle Türkiye' nin hızla
üretimini arttırıp pazarını büyütmesi çok kolaydır.
Ancak bunun için aşağıdaki tedbirlerin alınması
gerekir.
1Yeni çeşitlerin yurt dışından getirilebilmesi
veya Türkiye' de ıslah edilebilmesi için dünya
normlarına uygun çeşit koruma mevzuatının tesisi.
2Fide sertifikasyonunun ciddi olarak uygulanması
3Ürünlerin iç ve dış pazarlanmasında gereken
soğuk zincirin kurulması için yatırımların teşviki
4Gerek sözleşmeli üretim gerekse kooperatifleşme
ve şirketleşmenin teşvik edilerek pazarların isteğine
uygun bol ürün üretiminin teşviki
Ülkemiz elindeki imkanları iyi kullanırsa özellikle
Akdeniz şeridindeki arazilerde erkenci çilek üretimini
geliştirerek üreticisine yeni ve yüksek bir gelir
kaynağı sağladığı gibi işsizlere yeni iş imkanları
ve ülkemizde döviz geliri kazandırmış olacaktır.
İtalya'nın yerini İspanya'nın aldığı gibi Türkiye'
de İspanya'nın yerini alacaktır.
BU HABERLE İLGİLİ DİĞER
GELİŞMELER
Haber
listemize üye olup tarım sektöründeki haberlere,
geliştirici herkese açık tartışma platfomlarına
katılabilirsiniz.
.
|
Mail
adresinizi sol aşağıya yazın ve "Listeye
Gir" butonuna tıklayın. |
|
Karşınıza
gelecek sayfadaki formu eksiksiz doldurun. |
|
SEKTÖREL
>> 14
Mayıs "Çiftciler Günü"
>> Hububat
desteklenmesinde TMO' nun rolü
>> Anız
yangınları
>>
Türkiye ve çilek ihracatı
>> Navel
(Göbekli) portakallar
>> Tarımsal
destekler
>>
Alata Bah. Kül.
Ar. Ens.
ANA
SAYFAYA DÖN
Ülkemiz elindeki imkanları iyi
kullanırsa özellikle Akdeniz şeridindeki arazilerde
erkenci çilek üretimini geliştirerek üreticisine
yeni ve yüksek bir gelir kaynağı sağladığı gibi
işsizlere yeni iş imkanları ve ülkemizde döviz
geliri kazandırmış olacaktır. İtalya'nın yerini
İspanya'nın aldığı gibi Türkiye'de İspanya'nın
yerini alacaktır.
|