SEKTÖREL
Tarımsal
destekler
Dr. Yılmaz Argüden
www.arge.com
Tarımsal
Destekler (4 Mayıs 2002)
Serbest piyasa ekonomisini savunan gelişmiş ülkeler,
en büyük devlet
müdahalesini tarım sektörüne sağladıkları desteklerle
yapıyorlar. Dünya Bankası tarafından hazırlanan
kapsamlı bir çalışma, gelişmiş ülkelerin tarım
sektörüne yaptıları müdahalelerin hem kendi ülkelerinde,
hem de dünyada fakirliği artırdığını açıkça ortaya
koyuyor.
Küresel büyümenin sürdürülebilmesi ve fakirliğin
azaltılması için gelişmiş ülkelerde politikacıların,
dolayısıyla devletlerin, yapmaları gerekenlerin
başlarında tarımsal politikalarda ciddi bir reform
gerçekleştirmek geliyor.
Küresel gelişmeye önemli bir katkıda bulunacak
olan tarımsal reformu başlatanlar geniş kitlelere
zenginlik getiren bir küresel liderlik göstermiş
olacaklar.
Dünya Bankası raporuna göre 1990'larda gelişmiş
ülkeler ortalama %2 büyürken, gelişmekte olan
ülkeler %5 büyüme göstermişler. Aynı dönemde gelişmemiş
ülkeler ancak %2 büyüme kaydetmiş ve en fakir
ülkeler ise ekonomik olarak küçülmüşler! Yüzde
beş büyüme gösteren ve 3 milyar insanın yaşadığı
24 ülkede aynı
zamanda ortalama yaşam süreleri ve okullaşma oranlarında
da önemli iyileşmeler kaydedilmiş. Bu ülkelerin
ortak özellikleri, küreselleşme sürecine aktif
katılım sağlayacak politikaları uygulamış olmaları.
Diğer taraftan 2 milyar insanın yaşadığı Afrika,
Orta Doğu ve bazı Asya ülkelerinde gözlenen eksi
büyüme oranlarının nedenini ise hem kendi devlet
politikalarının yetersizliğinde, hem de gelişmiş
ülkelerin uyguladıkları korumacı politikalarda
aramak gerekiyor. Fakir ülkelerin küreselleşme
sürecine aktif katılımını sağlayacak rekabet avantajları,
sadece tarım ve emek yoğun sektörlerinde bulunuyor.
Ancak, gelişmiş ülkelerdeki korumacılığın yüksek
olduğu alanlar da tarım ve tekstil gibi emek yoğun
sektörler!!
Günde iki dolardan az kazananların ürettikleri
ürünlerdeki korumacılık, daha
zengin kesimlerin üretiklerine göre en az iki
misli daha yüksek!! Tarife dışı engeller de yine
bu sektörlerde yoğunlaşıyor.
Örneğin, gelişmiş ülkelerin çiftçilerine verdikleri
destekler günde 1 milyar
dolara yaklaşıyor. Bu miktar her sene yükselmekte
ve gelişmiş ülkelerin
fakir ülkelere sağladıkları yardım miktarının
altı katından fazla! Gelişmiş ülkelerin tarım
sektörü destekleri 2000 yılında $327 milyar ve
bu ülkelerin GSMH'larının %1.3'üne ulaşmış durumda.
Diğer taraftan, fakir ülkelere sağlanan yardımlar
da 1980'lerden beri düşüşte ve bugün gelişmiş
ülklerin GSMH'larının %0.2'sini oluşturuyor.
Gelişmekte olan ülkelerin tarımsal ürün ihracatının
$170 milyar olduğu göz
önüne alındığında bu desteklerin ne kadar ciddi
bir soruna yol açtığı daha iyi anlaşılabilir.
Gelişmiş ülkelerdeki çiftçiler ürünleri için dünya
fiyatlarının %4060 fazlasını alıyorlar. Üstelik
sanılanın aksine bu destekler gerek ABD'de, gerekse
AB'de kendi ülkelerindeki fakir çifçilerden daha
çok zengin çiftçilere gidiyor.
Örneğin, ABD Tarım Bakanlığının bir çalışmasına
göre ABD'de verilen tarımsal
desteklerin yaklaşık yarısının ABD'deki tarım
sektöründe çalışan nüfusun en
zengin %8'i tarafından alındığı belirlenmiş. Bu
destekler, sadece dünya ticaretini ve başka ülkelerdeki
fakirleri değil, aynı zamanda ABD'deki fakir çiftçileri
de olumsuz etkiliyor. Tarım alanları büyük çiftlik
sahipleri elinde toplanıyor, kimyasal gübre tüketimi
artıyor, tabii üretim metodları yerini genetik
olarak değişime uğramış ürünlere bırakıyor.
Bu desteklerin yanısıra, gelişmiş ülkelerin genellikle
sağlık gerekçesiyle koydukları tarımsal ürünler
için uygulanan kontroller, dünyadaki tarımsal
ürürn ticaretini önemli ölçüde engelliyor. Bu
nedenle, gelişmiş ülkelerde tarımsal ürünlerin
fiyatları yükseliyor, tüketim azalıyor, ve vergi
gelirleriyle desteklenen ürünlerin ihracatı artıyor.
Aynı zamanda, gelişmiş ülke tarım üreticilerinin
dünya arz talep dengesine duyarsız hale getirilmiş
oluyor. Böylelikle, gelişmiş ülkelerdeki yüksek
fiyatlar, dünya piyasalarında düşük ve değişkenliği
yüksek fiyatlara sebep oluyor. Bu durum fakir
ülkeleri ve bu ülkelerin çiftçilerini olumsuz
olarak etkiliyor.
Kısacası, zengin ülkelerin korumacılığı, fakir
ülkelerin gelişmesini engelliyor.
Bu olumsuzlukları gidermenin yolu tarım ürünleri
piyasalarındaki devlet desteklerini ve müdahalelerini
en aza indirmektir.
Dünya Bankası'nın tahminlerine göre tarım sektöründe
ticaret serbestisinin getirilmesi gelişmekte olan
ülkelerin büyüme hızlarını kalıcı olarak %0.5
artıracak. Bu 2015 yılına kadar 300 milyon insanın
fakirlik sınırının üstüne çıkmasını sağlayacak.
Böyle bir serbestleşmenin gelişmekte olan ülkelere
ilk on yıl içinde $1.5 trilyon artı gelir sağlayabileceği
hesaplanıyor. Benzer şekilde, gelişen dünya ticareti
ve zenginleşen dünya vatandaşları sayesinde gelişmiş
ülkelerin de $1.3 trilyon kazanacakları tahmin
ediliyor.
Bu kadar ciddi bir kazanç potansiyelinin olduğu
bir konumda liderlik göstererek tarımsal reformu
başlatanlar geniş kitleler tarafından takdir ile
anılacaktır.
BU HABERLE İLGİLİ DİĞER
GELİŞMELER
Haber
listemize üye olup tarım sektöründeki haberlere,
geliştirici herkese açık tartışma platfomlarına
katılabilirsiniz.
.
|
Mail
adresinizi sol aşağıya yazın ve "Listeye
Gir" butonuna tıklayın. |
|
Karşınıza
gelecek sayfadaki formu eksiksiz doldurun. |
|
SEKTÖREL
>> 14
Mayıs "Çiftciler Günü"
>> Hububat
desteklenmesinde TMO' nun rolü
>> Anız
yangınları
>>
Türkiye ve çilek ihracatı
>> Navel
(Göbekli) portakallar
>> Tarımsal
destekler
>>
Alata Bah. Kül.
Ar. Ens.
ANA
SAYFAYA DÖN
|