SEKTÖREL
Doç. Dr. Ömer TÖMEK
Te-Ta Teknik Tarım Ltd. Şti.
Süt
İneklerinin Kuru Dönemde Beslenmesi
Süt ineklerinin kuru ve doğum sonrası dönemlerdeki beslenmesine
çok önem verilmelidir.Bu dönemlerde temel beslenme esaslarına
uymak gerekir.Zira bu dönemlerde yapılacak hatalar zararlı sonuçlar
doğurabilir.
Süt sığırları doğuma 45-50 gün kala kuruya çıkarılır.Böylece hayvanlar
süt verdikleri dönemde kaybettikleri hücreleri yeniler ve hızla
büyüyen yavruların gelişmelerini daha iyi sağlar.Bu yapılmaz ise
hem doğurdukları yavruları cılız ve sağlıksız olur,hem de doğumla
başlayan yeni süt döneminde verimleri düşer.
Kuruya çıkarılan ineklerin meme sağlıkları tam olarak kontrol
edilmeli, varsa hasta memeler tedavi edildikten sonra kuruya çıkarılmalıdır.
Hayvanların memelerinde herhangi bir arıza (bakteriyel bulaşma)var
ise bu durum farkedilmeyip tedavi edilmeden kuruya çıkarılırsa
çok önemli kayıplar ortaya çıkabilir.Böyle bir ihtimal sonucu
doğumla başlayan meme hastalıkları görülür.Bu türden meme hastalıklarının
genellikle tedavisi zordur ve önemli kayıplara sebeb olur.
İneklerde kuru dönemini ikiye ayırmak gereklidir:Birincisi, kuruya
ayrıldıktan doğuma iki üç hafta kalana kadar geçen erken dönemdir.İkincisi
ise doğumdan iki üç hafta önceki geç kuru dönemdir.
Hayvanlar kuruya çıktıktan sonraki birinci dönemde bol kaba yemle
beslsnmelidir.Bu besleme programı kuru dönemin son 20 gününe kadar
devam ettirilmelidir.Eğer işletmede kaliteli kaba yemler varsa
(kuru yonca ve silaj gibi) bu dönemde 3-4 kg'dan fazla kesif yem
verilmemelidir.Genel olarak kuru dönemin başından itibaren verilen
kaba yemler daha çok kuru ot olarak verilmeli hacimli posa,silaj
gibi yemler günde 5 kg. ile sınırlanmalıdır.Kurudaki ineklere
fazla miktarda silaj ve posa gibi kaba yemler verilirse,midelerde,yer
değiştirme veya burulma görülebilir.Bu nedenle kuru dönemde kuru
kaba yemler verilmeli,hacimli kaba yemlerden kaçınılmalıdır.
Kuru dönemin birinci kısmındaki besleme hayvanın durumuna yani
kondisyonuna göre ayarlanır.Eğer hayvan zayıf ise biraz daha kuvvetli,durumu
iyi ise zayıf beslenmelidir.Bu dönemde ilave vitamin ve mineral
takviyesi çok önemlidir.Bu dönemde en önemli şey hayvanın yağlandırılmamasıdır.Eğer
yağlanma başladığı fark edilirse yemleme programı değiştirilip
hayvan zayıflatılmalıdır.
Kuru dönemde yağlanan ineklerde vücudun iç dengesinin yani metabolizma
dengesinin bozulmasından kaynaklanan ve doğum sonrası büyük problemlere
neden olabilecek bir hastalık görülür.Bu hastalığa ketozis adı
verilir.Bunun temel nedeni doğumdan sonraki dönemde yüksek süt
veriminin gerektirdiği enerji için hayvanın öncelikle vücut yağlarını
kullanmasıdır. Yağlar kullanıldığında hayvanın vücudunda istenmeyen
maddeler (ketonlar) oluşmakta ve hastalık ortaya çıkmaktadır.Bu
nedenle kuru dönemde inekler yağlandırılma-dan beslenmelidir.
Öte yandan aşırı yağlanmanın doğum zorluklarınada yol açabi-leceği
unutulmamalıdır.
Yaşlı ineklerde yağlanma raha çabuk ortaya çıkmaktadır. Kuru
dönemdeki beslemede yaşlı ineklere daha çok dikkat etmek gerekmektedir.
Kuru dönemin başlangıç kısmında az kesif yem verilmesinin yanısıra
hayvanların vitamin, mineral ve iz mineral yönünden takviye edilme-leri
gerekir. Bunu yapabilmek için bu dönemdeki beslemede ineklere
katkı maddeleri yedirilme-lidir.
Kuru dönemin ikinci kısmı,yani doğuma 2-3 hafta kaldığı sürede
ise tam tersine bir besleme uygulanmalıdır. Bu dönemde inekler
bol kesif yemle beslenmeli ve doğumla başlayacak yüksek süt verimi
dönemi için hazırlanmalıdır. yem her gün 0.5 kg artırılarak günde
8-10 kg'a yani,canlı ağırlığının %1-1.5'na kadar çıkarılır. Hatta
çok yüksek verimli olduğu bilinen hayvanlarda bu miktar daha da
arttırılabilir. Bu tip hayvanlara alıştırarak yiyebildiği kadar
kesif yem verilebilir. Bunun başlıca iki yararı vardır:
Doğum öncesi yüksek oranda kesif yem yemeğe alışan hayvanın işkembesi
yüksek kesif yem tüketimine uygun hale gelmiştir. Doğumdan sonra
başlayacak yüksek süt verimi nedeni ile verilmesi gereken çok
miktardaki kesif yeme geçişte bir problem olmayacaktır. Diğer
yararı ise doğumdan sonra hayvanın ihtiyacı olan besin maddeleri
vücudunda depolenmış olacaktır.
Yani hayvan bir miktar besin maddesini vücudundaki depolardan
kullanmak durumun-dadır. Özellikle de enerjiyi hemen bulmak zorundadır.
Eksik olan enerji kas şekeri veya yağlardan sağlanır. Bunun için
önce yağlar kullanılır. Eğer doğum öncesi dönemde hayvan çok yağlanmış
ise bu fazla yağlar hızla kullanılır ve istenmeyen maddeler yani
ketonlar açığa çıkar. Bu da ketozise sebeb olur. Bu nedenle erken
kuru dönemde zayıf besleme gerekir. Halbuki bildiğiniz gibi hayvanlar
yoğun da beslense 3 haftadan önce yağ biriktirmeye başlamaz. Bu
nedenle doğuma 2-3 hafta kala yoğun besleme yapabiliriz.
Şayet hayvanlar doğum öncesi yoğun yeme rpalama 1 gibi) ortaya
çıkacaktır. İşte doğum öncesi yeme alıştırmanın esas yararlarından
biride budur. Yani hayvanın verdiği yüksek süte bağlı olarak yediği
yemlerden aldığı enerji açığı az olacak ve vücut yağı veya kas
şekerini kullanmasına gerek kalmayacaktır. Böylece ketosis gibi
bir problemle karşılaşılmayacaktır. Çok yüksek verimli yaşlı hayvanlardan
şüpheli olanlar için doğum sonrası 2-4 gün hayvan başına günde
2 kg şeker (meyve şekeri2) suda eritilip içirilebilir.
Bilindiği gibi doğum yapan hayvanlar ilk 2 gün yeterli yem yiyemez.
Bu günlerde kesif yemi 5-6 kg'a azaltmak,bunun yanısıra kepek
takviyesi yapmak gerekir. Kepek genelde hazım problemlerine yol
açmayan bir yemdir. Üçüncü günden sonra yem arttırılıp kepek azaltılarak
gerekli enerjiyi sağlayacak kesif yemlere geçilmelidir. Doğum
sonrası birkaç gün oldukça kritiktir. Zira kısada olsa bir açlık
dönemi söz konusudur. Yeme geçildiğinde işkembe asitliği artar
ve en kritik dönemde arpalama ile karşılaşılabilir. Böyle bir
durum çok tehlikelidir. Mutlaka önlem alınmalıdır. Bu dönemde
özel katkı maddeleri kullanılabilir. İşkembe dendeli çalışıyorsa
kesif yem arttırılmaya devam edilmelidir. Gübreden gözlenen işkembe
denge-sinde bozulmaya rastlanacak olursa, kesif yemin arttırılmasına
bir süre ara verilmelidir. Zaten dengesizlik yaratmamak için günde
1 kg'dan fazla artışlar yapılmamalıdır.
Doğumla başlayan süt verimi 3-6 haftada hızla yükselip en üst
düzeylere ulaşır. Bu dönemde en üst düzeylerde süt verimine ulaşmak
çok önemlidir.Zira en üst süt verimine erişilemez ise önemli süt
kayıpları olur. Yani süt verimi sürekli alt seviyede kalır ve
yüksek verime ulaşamaz. Bu nedenle doğum sonrası 3-6 haftalık
dönemde hayvanlara yiyebildikleri kadar yoğun yemleme yapılmalı,bu
dönemde ekonomi düşünülmemelidir.
Bilindiği gibi sığırlar genel olarak canlı ağırlıklarının % 2.5
' u kadar kuru madde tüketir. Örneğin 500 kg ağırlığında bir hayvan
12.5 kg kuru madde tükedir. Ancak yemleme düzenli yapılırsa bu
oran % 3' e hatta yüksek verimli hayvanlarda % 3.5' a kadar çıkabilmektedir.
Gerçekten 50 kg süt veren bir hayvanın %2.5 kadar kuru madde ile
yeterince beslemek mümkün değildir. Yani verim artıkça iştah da
yükselir. Önemli olan işkembede dengeyi sağlayıp düzenli yem tüketimini
sağlamaktır. Ancak 3 -6 haftadan sonra süte göre yem verilmelidir.
Bu türden yemlere döl verimine önemli katkılar sağlar. Zira eksik
enerji hormonal dengeyi olumsuz etkiler. Gebelikte geçikmeler
meydana gelir. Bu nedenle de doğum sonrası dönemde yüksek enerji
içeren bir besleme yapılması kaçınılmazdır. Bunu yapabilmek içinde
düzenli bir yemlemenin ön koşul olduğu unutulmamalıdır.
*Hayvanları kuruya çıkarırken memeler kontrol edilmeli. Hastalık
varsa memeler tedavi edilmeden kuruya çıkarılmamalıdır.
*Kuruda ineklere az kesif yem verilmeli, şişmanlama görülürse
yem azaltılmalıdır.
*Doğuma 2-3 hafta kala ineklere verilen kesif yem her gün 0-5
kg olmak üzere artırılmalı, günde 8-10 kg'a kadar çıkarılmalıdır.
*Doğum sonrası ilk 3-6 hafta kesif yem her gün artırılmalı,en
az üç hafta boyunca ineklere yiyebildiği kadar verilmelidir.
DİKKAT!
Kesif yem artırılırken, hayvanların kaba yemleride birlikte artırılmalıdır.
Sadece kesif yem artırılırsa dende bozulur.
1)Arpalama: Aeidosis
2)Evde yapılmış reçelleri kullanabilirsiniz.
BU HABERLE İLGİLİ DİĞER GELİŞMELER
|
SEKTÖREL
>>
Buğdayın
yolculuğu ve form gıda
>> Süne
zararlısı
>> Pamuğun
tarihçesi ve çöküşü
>>
Seralarda domates
yetiştiriciliği
>>
Erik yetiştiriciliği
>>
Türk Tütüncü'lüğünün
dünü, bugünü
>>
Çukurova'da
Alara Entegre Meyve Üretim Projesi
>>
Makarna
sanayi
>>
Süt ineklerinin kuru dönemde beslenmesi
ANA
SAYFAYA DÖN
|